- sebze
- п зе́лень, о́вощи
sebze bahçesi — огоро́д
sebze koruma deposu — овощехрани́лище
Büyük Türk-Rus Sözlük. 2014.
sebze bahçesi — огоро́д
sebze koruma deposu — овощехрани́лище
Büyük Türk-Rus Sözlük. 2014.
sebze — is., Far. sebze Genellikle pişirilerek yenen bitkiler veya bunların taneleri, göveri, göverti, sebzevat, zerzevat Birleşik Sözler sebze çorbası sebze meyve toptancısı donmuş sebze kuru sebze yaş sebze … Çağatay Osmanlı Sözlük
sebze — (F.) [ ﻩﺰﺒﺱ ] 1. çimenlik. 2. sebze … Osmanli Türkçesİ sözlüğü
sebze çorbası — is. İnce doğranmış soğanın yağda kavrulmasından sonra havuç, patates, maydanoz, pazı yaprağı, kereviz yaprağı ve pirinç karışımıyla pişirilmesi ve süzgeçten geçirilmesiyle hazırlanan karışımın süt ve yumurtayla çırpılması ve kısık ateşte… … Çağatay Osmanlı Sözlük
sebze meyve toptancısı — is., tic. Kabzımal … Çağatay Osmanlı Sözlük
donmuş sebze — is. Daha sonra kullanılmak üzere bir kap içinde dondurulmuş taze sebze … Çağatay Osmanlı Sözlük
yaş sebze — is. Taze sebze … Çağatay Osmanlı Sözlük
kuru sebze — is. Yaş sebzelerin kurutulmuşu … Çağatay Osmanlı Sözlük
avar — sebze … Beypazari ağzindan sözcükler
zebze — sebze … Beypazari ağzindan sözcükler
zerzevat — sebze … Beypazari ağzindan sözcükler
ayaz vurmak — sebze ve meyveler donmak … Çağatay Osmanlı Sözlük